COVID-19 pandemisi iş dünyasını ve kişisel yaşamı birçok açıdan değiştirirken tüketicilerin alışveriş tercihlerini de bu değişimlere göre şekillendiriyor. KPMG’nin global çapta bu yılın ilk çeyreğinde 1.000 kişinin katılımı ile yaptığı Consumer Pulse (Tüketici Nabzı) anketi de tüketicilerin pandeminin etkisi ile değişen alışveriş alışkınlıklarını yansıtıyor.
Pandeminin tüketicilerin işlerine etkisinin yanı sıra hane halkı harcamalarına yaptığı etkiyi de gözler önüne seren araştırmaya göre tüketiciler fiyat artışlarını en çok market ürünleri ve restoranlarda hissediyor. Sokağa çıkma kısıtlamalarının ortadan kalması ile birlikte artık dışarıdaki ihtiyaçları için daha fazla harcama yapma eğiliminde olan tüketiciler, online üzerinden daha fazla alışveriş yapmayı planladıklarını da belirtiyor. Bununla birlikte tüketicilerin büyük kesimi fiziksel mağazalardan alışveriş yaparken kendilerini rahat hissettiklerini ancak maske kullanımının buralarda devam etmesi gerektiğini ifade ediyor.
Araştırmayı değerlendiren KPMG Türkiye Tüketici Ürünleri ve Perakende Sektör Lideri Gökhan Kaçmaz, “Kısıtlamaların kaldırılması ve tatil sezonunun açılması tüketici harcamalarını olumlu etkiliyor. Ayrıca tüketicilerin e-ticaret üzerinden alışverişleri de artıyor. Ticaret Bakanlığı’nın açıklamasına göre, e-ticaret hacmi 2021 yılında yüzde 69 artarak 381,5 milyar TL olarak gerçekleşti ve 2022 yılı için de güçlü görünümünü koruyor. Diğer yandan enflasyonist ortam, tüketicilerin tarafında temkinli bir yaklaşımı beraberinde getirdi. Market kategorisinde toplu alımlar azalıyor, tüketiciler daha sık ve az miktarlarda alım yapmayı tercih ediyor” yorumunda bulundu.
KPMG’nin araştırmasından öne çıkan sonuçlardan bazıları şu şekilde:
İşini kaybeden katılımcıların yüzde 75’i, COVID-19 öncesi istihdam durumlarına geri dönerken ankete katılanların yüzde 32’sinin ise istihdam durumları COVID-19’dan etkilenmeye devam etti. Bunun içerisinde işten çıkarılma, ücretsiz izinler veya azalan çalışma saatleri gibi faktörler yer alıyor.
Ankete katılanların yaklaşık yüzde 40’ı, COVID-19 nedeniyle hane gelirinde bir düşüş yaşadıklarını söyledi. Gelirlerdeki ortalama düşüş ise yaklaşık yüzde 40 seviyesinde.
Katılımcılar bu ilkbaharda hane harcamalarını geçen yılın aynı dönemine kıyasla en fazla market ürünlerine (yüzde 29), kişisel bakım ürünlerine (yüzde 16) ve kişisel bakım hizmetlerine (yüzde 14) yapmayı planlıyor.
Bununla birlikte tüketiciler yine aynı dönem için dışarıdaki ihtiyaçları için daha fazla harcama yapma eğiliminde olup katılımcıların yüzde 12’si restoran ve giyim için daha fazla harcama yapmayı düşünüyor.
Tüketicilerin yaklaşık yarısı, son altı ayda tüm kategorilerde fiyat artışlarının olduğunu belirtirken fiyat artışlarını en çok market (yüzde 80), restoran (yüzde 73) ve kişisel bakım ürünlerinde (yüzde 68) hissettiklerini söyledi.
Ankete katılanların yaklaşık yüzde 60’ı COVID-19’un hane gelirlerini nasıl harcayacakları konusunda kendilerini yeniden düşünmeye sevk ettiği konusunda hemfikir kaldı. Bununla birlikte yüzde 50’den fazlası “sahip olmaktan çok deneyimlemeye daha fazla para harcamayı tercih ederim.” konusunda hemfikir.
Tüketiciler, internet üzerinden yaptıkları harcamalara bütçelerinden ayırdıkları payın yüzde 35 – 45 civarında olduğunu belirtti. Bu artış sektör analistlerinin 2021 için tahmin ettiği yüzde 19 – 20’lik seviyenin de çok üzerinde. Ayrıca, tüketiciler önümüzdeki aylarda tüm temel ürün kategorilerinin yanı sıra restoran, giyim ve eğlence için de internet üzerinde daha fazla harcama yapmayı planladıklarını belirtiyor.
Tüketicilerin yüzde 60’ından fazlası, fiziksel mağazalardan alışveriş yaparken rahat olduklarını aktardı.
Maske ve aşı kuralları bölgeden bölgeye değişiklik gösterse de tüketicilerin yaklaşık üçte biri yine de perakende mağazalarında maske zorunluluğunu tercih ediyor. Ankete katılanların yaklaşık dörtte biri ise maske veya aşı zorunluluğu olmamasından yana bir tutum benimsiyor.
Tüketicilerin yüzde 50’den fazlası tek noktadan alışverişi tercih ettikleri için alışveriş yapacakları yerleri, içerisindeki mağaza sayısına göre seçtiklerini belirtiyor. Bunu yüzde 31 ile yemek seçenekleri ve yüzde 25 ile banka ve eczane gibi kişisel hizmetler takip ediyor.
Tüketicilerin çoğu (yüzde 85) evlerine yaklaşık 15 kilometreden daha yakın alışveriş noktalarını tercih ettiğini belirtiyor. Raporun tamamına buradan ulaşabilirsiniz.
Yorumlar kapalı.